Mesane Kanseri - BAVENCİO İlaç İçin Kazandığımız Davanın Sonucu
- Av.Dr. Türker Fatih ÇİÇEK
- 15 Nis
- 3 dakikada okunur
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
İSTANBUL . İŞ
MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2024/
KARAR NO : 2025/
HAKİM :
KATİP :
DAVACI (MÜTEVEFFA) :
MİRASÇILAR :
VEKİLLERİ : Av. TÜRKER FATİH ÇİÇEK
DAVALI : SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI
VEKİLİ :
DAVA : İş (Kurum İşleminin İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 13/09/2022
KARAR TARİHİ : 11/03/2025
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/03/2025
Mahkememizde görülmekte bulunan İş (Kurum İşleminin İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mesane kanseri olduğunu ve BAVENCİO isimli ilacın bedelinin karşılanması için SGK'ya başvuru yaptığını başvurusunun reddedildiğini, hayatının tehlike altında olduğunu, bu nedenle ilgili ilaç için yapılan ilaç bedelinin ve tedavi giderlerinin kesintisiz olarak SGK tarafından karşılanması hususunda tedbir uygulanmasını ve ilaç bedellerinin tamamının kesintisiz olarak kurumca karşılanmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; kurum işlemlerinin usul ve yasaya uygun olduğunu, SGK tarafından 5510 sayılı kanun içeriği esas alınmak suretiyle kişilerin sağlık harcamaları finanse edilmekte olup bu aşamada hastalıkları ne şekilde tedavi edileceği dair yayımlanan Sağlık Uygulama Tebliği hükümleri tedavi açısından kılavuz değil hangi koşullarda geri ödemenin yapılacağı gösteren ve uyulması zorunlu olan bir düzenleme olduğunu, sayıştay denetime tabi olup sağlık uygulama tebliği haricinde işlem yapılması halinde işlem yapan personelin mali sorumluluğu bulunduğunu, beyanla davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkememizce kurum kayıtları getirtilmiş, davacının tedavi evrakları celbedilmiş, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu'ndan dava konusu kayıtlar celp edilmiş ve bilirkişi raporu alınmıştır.
Anayasa'nın "Kişinin dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığı" kenar başlıklı 17. maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında:
"Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir. Tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kimsenin vücut bütünlüğüne dokunulamaz; rızası olmadan bilimsel ve tıbbi deneylere tabi tutulamaz."
Anayasa'nın "Sağlık hizmetleri ve çevrenin korunması" kenar başlıklı 56. maddesinin üçüncü fıkrasında: "Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak; insan ve madde gücünde tasarruf ve verimi artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler." denmektedir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin "Hak ve Özgürlükler" başlıklı 1. bölümünün "Yaşam hakkı" başlıklı 2. maddesinin birinci bendi de "Herkesin yaşam hakkı yasayla korunur." şeklinde düzenleme içermektedir.
Yaşam hakkı kişiye sıkı sıkıya bağlı haklardan olup, sosyal güvenlik hukukunun temel ilkeleri ile birlikte bu durum değerlendirildiğinde, davacının yakalandığı kanser hastalığının tedavisinde gelişen tıbbi uygulamalar doğrultusunda kullanılması öngörülen, bilimsel olarak faydası ortaya konmuş ve davacının tedavi gördüğü hastane doktorları tarafından kendisine reçete edilmiş olan ve alınmış olan heyet bilirkişi raporuyla kullanılması tıbben zorunlu olduğu ortaya konulmuş olan ve SGK tarafından karşılanan ilaçlar arasında muadili bulunmayan BAVENCİO adlı ilacın davalı kurum tarafından karşılanması gerektiği kanaatine varılmakla aksi yönde tesis edilen kurum işleminin iptaline karar vermek gerekmiştir.
Yukarıda belirtilen tespit ve gerekçeler dikkate alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanacağı üzere;
Davanın KABULÜNE,
1-Davacının talebinin reddine dair tesis edilen Sirkeci Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi'nin tarih, sayılı işleminin İPTALİNE,
2-Mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararı kapsamında karşılanan ilaç bedellerinin davalı kurum üzerinde bırakılmasına,
3-Davacı tarafından peşin harcın hüküm kesinleştiğinde ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davalı kurum harçtan muaf olduğundan harç istenmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yapılan 710,25 TL yargılama giderinin davalı kurumdan alınarak davacı mirasçılarına miras payları oranında verilmesine, davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Dosyada suç üstü ödeneğinden karşılanan 2.2250,00 TL yargılama giderinin davalı kurumdan alınarak hazineye irat kaydına,
7-A.A.Ü.T. uyarınca 30.000,00 TL vekalet ücretinin davalı kurumdan alınarak davacı mirasçılarına miras payları oranında verilmesine,
8-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın taraflara tebliğden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi'nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 11/03/2025
Katip e-imzalıdır Hakim e-imzalıdır
Comments